hz isa öldü mü ayet

İSA'NIN (A.S) PEYGAMBERLİĞİ. Hazret-i Îsâ, Mısır’da on iki sene kaldıktan sonra Kudüs’e dönüp “Nâsıra” kasabasına yerleşti. Hristiyanlara bu sebeple “Nasrânî” denilmektedir. Hazret-i Îsâ’ya otuz yaşında peygamberlik verildi. O da he­men vazîfesini yapmaya, insanları tevhîde çağırmaya başladı. KIYAMET ALÂMETLERİNDEN DECCAL – Hz.İSA (a.s.) – Mehdi Aleyhisselam Onlar, kıyametin kendilerine ansızın gel mesinden başka bir şeyi beklemiyorlar. İşte muhakkak onun alametleri gelmiştir. Artık onlara geldiği vakit düşünmelerinin ne faydası ola cak. (Muhammed 18) Bu ayeti kerimenin izahında İsanın yüzüne çeviriyor. Ve tabiî gelenler, acele Hz. İsa diye havariyi yakalıyorlar; o ihanet eden 13. havariyi. Ve götürüyorlar. Sonra da biliyorsunuz, geriyorlar onu salibe. Ve böylece yüzü, Hz. İsa’nın yüzü olduğu için herkes, Hz. İsa’nın asıldığını, o salibe gerildiğini ve bu sebeple ölenin Hz. İsa Hz. İsa Öldü" Diyenlerin İçine Düştükleri Yanılgı z. İsa'nın ölmeyip Allah Katına yükseltilmiş olduğu, Kuran'da açıkça bildirilen, Hz. Muhammed (sav)'in hadislerinde de yer alan bir gerçektir. Hıristiyanlar da Hz. İsa'nın Allah Katına yükseltilmiş olduğuna inanırlar. HAZRETİ İSA PEYGAMBER ÖLDÜ. Kuran'ın dışında bize hadis diye aktarılan Hatırlayanların uydurdukları bir sözle başlamak istiyorum. Hz. İsa peygamber ölmedi . O Allah tarafından göğe Yükseltildi Kıyametin sonuna yakın bir zamanda yer yüzüne inecek kırk yıl peygamberlik yapacak fakat kırk gün kadar sürmeyecek,Deccalı nama klub voli yang bagus dan artinya. 27 Kasım 2006 1835 aslan33 Şube Müdürü SEVGİLİ OSMANLI YAZINIZ..Ayrıva Hz. İsanın ölmediğine dari bir çok hadisi şerifte vardır...Ehli Sünnet alimlerinin çoğunluk görüşü ve ittifakı Hz. İsanın ölmediği yolundadır... bu durum bugünde aynı şekilde kabul görmüştür...velhası, Hz. İsa Allah katına yükseltilmiştir... Ve kıyamete yakın bir zaman da Peygamberimiz Muhammed Mustafa Sav in şeriatı ile yenidem yeryüzüne inecek, ve yaşam onunla birlikte sona erecektir...Ehli Sünnet görüşü budur...PEKİ KIYAMETE YAKIN ZAMNDA HZ İSA NIN GELECEGİNE DAİR KURAN AYETİ VARMI .LÜTFEN KURAN DISI SEYLEERİ DELİL OLARAK SUNMAYIN 27 Kasım 2006 1840 aslan33 Şube Müdürü SEVGİLİ İBNİ ABİDİN SİZİN SUNDUGUNZUA AYET NİSA 157 159...And olsun, Kitap Ehlinden, ölmeden önce ona inanmayacak kimse yoktur. Kıyamet günü, o da onların aleyhine şahit olacaktır. Nisa Suresi, 159Bu ayette de dikkat edilirse, yine Hz. İsa gelecek diye bir anlam ya da ima yoktur. Sadece Kitap ehlinden olanların ölmeden önce ona inanacaklarını bizlere bildirmektedir. Bu ayetten yola çıkarak Kitap ehlinin ölmeden önce Hz. İsa?ya inanması ancak onun gelmesiyle olur. Öyle ise Hz. İsa gelecektir gibi yorumlar yapmak yanlıştır. Burada ayette olmayan bir şart ortaya atılmış ve açıkça ayetin anlamı kere ayette Kitap Ehli?nden olanların kıyamete yakın bir zamanda Hz. İsa?ya iman edeceklerine dair bir ifade yoktur. Bu ayette tüm Kitap Ehli kastedilmektedir. Ayrıca ölümlerinden önce Kitap Ehli?nin iman etmeleri için Hz. İsa?yı görmeleri gibi bir şart da ayete göre söz konusu değildir. Hz. İsa?nın sağlığında bile onu görüp kitap ehlinden iman etmeyen bir çok kişi olmuş ve hatta onu öldürmeye bile olsa olsa böyle olur mantığıyla bu sonuç çıkartılmış, Kuran?da bildirilen dışında ön yargıyla ulaşılmış bir iddiada ayetin devamı dikkatli okunduğunda çok önemli bir gerçek ortaya çıkacaktır. Hz. İsa ölümlerinden önce kendisine iman edenlerin hakkında kıyamet günü aleyhlerinde şahitlik yapacaktır. Bu ayetin Arapça metninde ?aleyhim? ifadesi geçmektedir. ?Aleyhim? kelimesinin ?onların üzerine? veya ?aleyhlerine? anlamları vardır. Bu kelime şahitik yapmak fiiliyle kullanıldığında bu şahitliğin olumsuz olduğu yani aleyhlerine olduğu anlaşılmaktadır. Kuranda bu iki kelimenin geçtiği ayetlere bakıldığında bu anlaşılacaktır. ÖrneğinSonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme duyuları ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir. Fussilet Suresi ? 20 Ayetin devamıyla düşünüldüğünde kitap ehlinde ölümlerinden önce Hz. İsa?ya iman edenlerin imanının makbul bir iman olmadığı anlaşılmaktadır. Aksine Hz. İsa onların aleyhlerine şahitlik yapacaktır. Bu iman Firavun?un imanı gibi kabul edilmeyen bir imandır. Üstelik burada söz edilen kitap ehli kıyamet gününe yakın olanlar değil Hz. İsa?dan sonra yaşayan tüm kitap ehlini kapsar. Bunların hepsi ölümlerinden önce Hz. İsa?nın Allah?ın elçisi olduğuna iman etmektedirler. Fakat ölüm anından önce olan bu iman makbul bir iman değildir. Hesap günü İsa onlardan şikayetçi olacaktır. Yukarıdaki ayetin önce ve sonrası okunduğunda burada kitap ehlinden Yahudilerin eleştirildiği ayete başına dönersek bu ayetin neresinde Hz. İsa tekrar yeryüzüne gelecek şeklinde bir anlatım yada ima vardır? Neye dayanarak böyle bir sonuç çıkarılmaktadır? Görüleceği gibi bu iddia sadece bir vehimdir ve bu yanlış yorumlar Kuran?a ait değildir. 27 Kasım 2006 2152 doğugüneşi Şef Hz. İsa'nın tekrar yeryuzune ineceğini soyleyenler...neden Hz .İsa? sizce Hz. İsa mı daha buyuk bir peygamber yoksa Hz. Muhammed mi?? Allah bu alemi hZ. Muhammed'in yüzü suyu hürmetine yaratmadı mı? ...misyonerlerin müslmanları kandırmak için en çok bahsettikleri konu budur..çünkü bu konu islamın yumuşak karnıdır..misyonerlere prim vermeyelim..araştırıp konuşalım.. 27 Kasım 2006 2202 ünyeli52 Müsteşar Yardımcısı İsa Mesih'in ne zaman geleceğini bizlerin bilmesi yada kesin bir zaman vermesi mümkün olamaz çünkü bunu Tanrı'dan başka kimse bilemez. Bizler ancak konuyla ilgili İncilde anlatılanlara göre Mesihin gelişinin nasıl olabileceği konusunda bilgi sahibi olabiliriz. Çok kapsamlı olan bu konuda pek çok ayet verilebilir. Ancak Mattata 24. bölüm sorduğunuz soruya en iyi şekilde cevap vermektedir. Kitabı Mukaddes/İncil/Matta 24. Bölüm de İsa Mesih gelişini şu sözlerle bize bildiriyor! 3 İsa, Zeytin dağında otururken öğrencileri yalnız olarak yanına geldiler. "Söyle bize" dediler, "bu dediklerin ne zaman olacak, senin gelişini ve çağın bitimini gösteren belirti ne olacak?" Matta 244 İsa onlara şu karşılığı verdi "Sakın kimse sizi saptırmasın! Matta 245 Birçokları, `Mesih benim' diyerek benim adımla gelecek, birçok kişiyi saptıracaklar. Matta 246 Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyacaksınız. Korkmayın sakın! Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir. Matta 247 Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. Matta 248 Bütün bunlar, doğum sancılarının başlangıcıdır. Matta 249 "O zaman sizi sıkıntıya sokacaklar ve öldürecekler. Benim adımdan ötürü tüm uluslar sizden nefret edecek. Matta 2410 O zaman birçok kişi imandan sapacak, birbirlerini ele verecek ve birbirlerinden nefret edecekler. Matta 2411 Birçok sahte peygamber türeyecek ve bunlar birçok kişiyi saptıracak. Matta 2412 Kötülüklerin çoğalmasından ötürü birçoklarının sevgisi soğuyacak. Matta 2413 Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktır. Matta 2414 Göksel Egemenliğin bu müjdesi tüm uluslara bir tanıklık olmak üzere bütün dünyada duyurulacak, ve son o zaman gelecektir. Matta 2415-16 "Danyal peygamberin sözünü ettiği yıkıcı iğrenç şeyin kutsal yerde dikildiğini gördüğünüz zaman okuyan anlasın, Yahudiye'de olanlar dağlara kaçsın. Matta 2417 Damda olan, evindeki eşyalarını almak için aşağı inmesin. Matta 2418 Tarlada olan, abasını almak için geri dönmesin Matta 2419 O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadınların vay haline! Matta 2420 Dua edin ki, kaçışınız kışa ya da Sept gününe rastlamasın. Matta 2421 Çünkü o günlerde öyle korkunç bir sıkıntı olacak ki, dünyanın başlangıcından bu yana böylesi olmamış, ondan sonra da olmayacaktır. Matta 2422 O günler kısaltılmamış olsaydı, hiç kimse kurtulamazdı. Ama seçilmiş olanlar uğruna o günler kısaltılacak. Matta 2423 Eğer o zaman biri size, `İşte Mesih burada', ya da `İşte şurada' derse, inanmayın. Matta 2424 Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar büyük mucizeler ve harikalar yaratacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse, seçilmiş olanları bile saptıracaklar. Matta 2425 İşte size önceden söylemiş bulunuyorum. Matta 2426 "Bunun için size, `İşte Mesih çölde' derlerse gitmeyin. `Bakın, iç odalarda' derlerse inanmayın. Matta 2427 Çünkü İnsanoğlu'nun gelişi, doğuda çakıp batıya kadar her taraftan görülen şimşek gibi olacaktır. Matta 2428 "Leş neredeyse, akbabalar oraya üşüşecek. Matta 2429 "O günlerin sıkıntısından hemen sonra, `Güneş kararacak, ay ışığını vermez olacak, yıldızlar gökten düşecek ve göksel güçler sarsılacak.' Matta 2430 "O zaman İnsanoğlu'nun belirtisi gökte görünecek. Yeryüzündeki bütün halklar ağlayıp dövünecek, İnsanoğlu'nun gökteki bulutlar üzerinde büyük güç ve görkemle geldiğini görecekler. Matta 2431 Kendisi, güçlü bir borazan sesiyle meleklerini gönderecek ve onlar, O'nun seçtiklerini, göklerin bir ucundan öbür ucuna kadar dört yelden alıp bir araya toplayacaklar. Matta 2432 "İncir ağacından ders alın! Dalları filizlenip yapraklarını sürünce, yaz mevsiminin yakın olduğunu anlarsınız. Matta 2433 Aynı şekilde, bütün bunların gerçekleştiğini gördüğünüzde bilin ki, İnsanoğlu yakındır, kapıdadır. Matta 2434 Size doğrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kuşak[] ortadan kalkmayacak. Matta 2435 Gök ve yer ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktır. Bilinmeyen gün ve saat 1726-30,34-36 Matta 2436 "O günü ve saati, ne gökteki melekler, ne de Oğul bilir; Baba'dan başka kimse bilmez. Matta 2437 Nuh'un günlerinde nasıl olduysa, İnsanoğlu'nun gelişinde de öyle olacak. Matta 2438 Nuh'un gemiye bindiği güne dek, tufandan önceki günlerde insanlar yiyip içiyor, evlenip evlendiriliyorlardı. Matta 2439 Tufan gelinceye, hepsini süpürüp götürünceye dek başlarına geleceklerden habersizdiler. İnsanoğlu'nun gelişi de öyle olacak. Matta 2440 O gün tarlada bulunan iki kişiden biri alınacak, biri bırakılacak. Matta 2441 Değirmende buğday öğüten iki kadından biri alınacak, biri bırakılacak. Matta 2442 "Bunun için uyanık kalın. Çünkü Rabbinizin geleceği günü bilemezsiniz. Matta 2443 Ama şunu bilin ki, ev sahibi, hırsızın gece hangi saatte geleceğini bilse, uyanık durur, evinin soyulmasına fırsat vermez Matta 2444 Bunun için siz de hazır olun! Çünkü İnsanoğlu, ummadığınız bir saatte gelecektir. Matta 2445 "Efendinin, hizmetkârlarına vaktinde yiyecek vermek için üzerlerinde yetkili kıldığı güvenilir ve akıllı köle kimdir? Matta 2446 Efendisi eve döndüğünde işinin başında bulacağı o köleye ne mutlu! Matta 2447 Size doğrusunu söyleyeyim, efendisi onu tüm malının üzerinde yetkili kılacak. Matta 2448-51 Ama o köle kötü olur da kendi kendine, `Efendim gecikiyor' der ve yoldaşlarını dövmeye başlarsa, sarhoşlarla birlikte yiyip içerse, efendisi, onun beklemediği bir günde, ummadığı bir saatte gelecek, onu şiddetle cezalandıracak ve ikiyüzlülerle bir tutacak. Orada ağlayış ve diş gıcırtısı olacaktır 27 Kasım 2006 2223 aslan33 Şube Müdürü BOZULMUS VE ALLAHIN KABUL ETMEDİGİ AYETLERİ SİZ NASIL KABUL EDİYORSUNUZ ÜNYELİ BEY..tek kitap suan kuran incil dogru olsa idi kuran gelmezdi zaten 28 Kasım 2006 0628 ibniabidin Kapalı ünyeli52SEN NAPARSIN??? 28 Kasım 2006 0637 ibniabidin Kapalı aslanov33 BAK SENİN GİBİLER İÇİN EFENDİMİZ NE BUYURMUŞCebrail Aleyhisselam, Peygamberimiz Aleyhisselama Kur'ân-ı Kerîmle indiği gibi, sünnet ile de inerdi. [125]Peygamberimiz Aleyhisselam"İyi biliniz ki; bana Kitab ve onunla birlikte bir o kadar daha verildi!" buyurmustur. [126]Yine Peygamberimiz Aleyhisselam"Haberiniz olsun ki; Resûlullahın da, Allah'ın Kur'ân'da haram kıldıkları kadar haram kıldığı şeyler vardır. [127]Çok sürmez, [128] kamı tok. [129] koltuğuna kurulmuş bir adama hadislerimden bir hadis söylenirde, o'Bizim yanımızda ve sizin aranızda Yüce Allah'ın Kitabı var! [130] Size Kitabullah yeter! Onda helâl bulduğunuz şeyi helâl olarak kabul ediniz, onda haram bulduğunuz şeyi haram olarak kabul ediniz! [131] Biz de onda helâl bulduğumuz şeyi helâl sayarız, haram bulduğumuz şeyi haram sayarız' der. [132]Sakın! Herhangi birinizi, koltuğuna kurulmuş olduğu halde kendisine erişeni[133] hadislerimden birşey, [134] yapılmasını emr veya ondan nehy ettiğim bir emrim hakkında [135]'Ben bunu bilmiyorum, tanımıyorum! [136] Biz bunu bilmiyoruz! Biz ancak Kitabullahta bulduğumuz şeye uyanz! [137] Biz bunu Kitabullahta bulamadık! [138] İşte Kitabullah! Yok onda bu! Biz, Kitabullahta bul­duğumuza göre amel ederiz, aksi takdirde hayır!'[139] der bir tutumda bulmayayım!İyi biliniz ki; Resûlullahın haram kıldığı şey, Allah'ın haram kıldığı şey gibidir! [140]Ben ne helâli haram, ne de haramı helâl kılarım. [141][125] Dârimî, c. 1, s. 117.[126] Ebu Dâvud, c. 4, s. 200.[127] İbn Mâce, s. 6.[128] Ahmed, c. 4, s. 131 , E bu Dâvud, c. 4, s. 200, İbn Mâce, c. 1, s. 6, Dârimî, c. 1, s. 111, Hâkim, c. 1, s. 109, Begavf, Mesâbih, Ahmed, c. 4, s. 131, Ebu Dâvud, c. 4, s. 200, Begavf, c. 1, Ahmed, c. 4, s. 132, İbn Mâce, c. 1, s. 6, Dârimî, s. 117, Hâkim, s. 109.[131] Ahmed, c. 4, s. 131, Ebu Dâvud, c. 4, s. 200.[132] Ahmed, c. 4, s. 132, İbn Mâce, c. 1, s. 6, Dârimî, s. 117, Hâkim, s. 109.[133] Ahmed, c. 6, s. 8, Ebu Dâvud, c. 4, s. 200, İbn Mâce, c. 1, s. 7, Hâkim, c. 1, s. 108, Begavf, c. 1, s. 1 3.[134] Ahmed, c. 6, s. 8.[135] Ebu Dâvud, c. 4, s. 200, İbn Mâce, , s. 6, Hâkim , c. 1, s. 1 08, Begavf, c. 1, s. 13.[136] İbn Mâce, s. 6, Hâkim, , Begavf, s. 13.[137] Ebu Dâvud, c. 4, s. 200, İbn Mâce, c. 1, s. 7, Hâkim, c. 1, s. 107, Begavf, c. 1, s. 13.[138] Ahmed, c. 6, s. 8.[139] Hâkim, c. Ahmed, c. 4, s. 132, Ebu Dâvud, c. 4, s. 200, İbn Mâce, c. 1, Hâkim, s. 108.[141] Ahmed, c. 4, s. 326, Müslim, c. 4, s. 1903, Ebu Dâvud, c. 2, s. sünnete başvurmaları, uymaları Yüce Allah'ın emri Kerîm'de bu hususta şöyle buyurulur"Ey iman edenler! Allah'a itaat ediniz, Peygambere ve sizden olan emir sahiplerine de itaat ediniz!Birşey hakkında çekiştiğiniz zaman-eğer Allah'a ve ahi ret gününe inanıyorsanız-hemen onu Allah'a ve Peygambere döndürünüz! Bu, hem hayırlı, hem de netice itibarıyla daha güzeldir!" Nisa 59"Sizden olan emir sahipleri," din âlimleri ve fakihler demektir."Allah'a ve Resûlullaha itaat" da, Kitab ve sünnete tâbi olmak demektir. [144]"Peygamber'e itaat eden, Allah'a itaat etmiştir." N isa 80"..Peygamber size ne verdiyse onu alınız! Size neyi yasakladıysa ondan da sakınınız. Allah'tan korkunuz! Çünkü, Allah'ın azabı çetindir!" Haşr 7"Andolsun ki, Resûlullahta sizin için, Allah'ı ve ahiret gününü ummakta olanlar için, Allah'ı çok anan­lar için güzel bir imtisal numunesi vardır." Ahzâb 21Peygamberimiz Aleyhisselam da, hadis-i şeriflerinde"Ben size neyi emretmişsem onu alınız! Sizi neden nehyetmişsem ondan da sakınınız!" [145] buyur­muşlardır.[146][144] Dârimî, c. 1, s. 63, Ta ben, Tefsir, c. 5, s. 147.[145] Ahmed, c. 2, s. 242, İbn Mâce, c. 1 , s. 3.[146] M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Köksal Yayıncılık 8/ BURADA YAZDIKLARIMSÜNNETE UYDURMA,SÜNNET KORUNMAMIŞTIRDİYENLERE GEREKLİ VE YETERLİ CEVAPTIR 21 Nisan 2007 1930 merveeeee Kapalı TAM SAÇMALAMIŞ YA 21 Nisan 2007 1933 ouysal1983 Kapalı kim?? 24 Nisan 2007 0011 fakirmolla Aday Memur çok afedersiniz amma kendinizi niye cehil ve dostları kainatın efendisini görmedimi!gördü ama birşey değişmedi. unutmayın küfür tek AN dan delil isteyenler namazın kılınış adabı kur anda yok ne yapalım namazımı terk sünnetemi bakalım,orda yoksa icma i ümmet,yoksa kıyası fukaha yamı VAHHABİLERİN yaptığı gibi KUR AN mealinin haricini red mi edelim? 24 Nisan 2007 1112 muhammedebrar Yasaklı Maide Suresi 117. ayeti "Ben onlara bana emrettiklerinin dışında hiç bir şeyi söylemedim. O da şuydu 'Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah'a kulluk edin.' Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. Beni vefat ettirince, üzerlerindeki gözetleyici Sen'din. Sen her şeyin üzerine şahid olansın." 117Enbiya Suresi 34. ayeti "Senden önce hiç bir beşere ölümsüzlüğü vermedik; şimdi sen ölürsen onlar ölümsüz mü kalacaklar?" Bu iki ayete iman eden her müslümana göre Hz. İsa her insan gibi ölmüştür. Ve bir daha dünyaya geri aksine bir inanç tahrif olmuş İncil inancıdır ve Kur'ana aykırıdır. Ölümsüz olan sadece Allahtır. Kendi uydurduğunuz şeyleri din diye dayatmak sapıklıktır. Çünkü Hak Kur'an'ın dışındaki her şey batıldır, sapıklıktır. Bunu ister Said Nursi söylesin, ister bir başkası söylesin farketmez. 24 Nisan 2007 1228 msen Aday Memur ölmemiştir yahudiler onu öldürecekleri sırada Cenab-ı Hak Yahudilerden birini benzetmiş ve göğe yükseltmiş benzeyen yahudi ise hristiyanlar ise onu öldü bilirler. 24 Nisan 2007 1240 muhammedebrar Yasaklı msen kardeş; Hristiyanlar isayı Allahın oğlu Tanrıolarak kabul ettiklerinden ölmediğine, yaşadığına iman söylediğiniz o ayeti Kur'an bütünlüğünde anlarsan meselenin doğrusunu öğrenmiş ayete göre yahudiler öldürememişlerdir. Fakat Allah Hz. İsayı yahudilerin ellerinden kurtarmış ve daha sonra eceli geldiğinde canını almış yani vefat ettirmiştir. 24 Nisan 2007 1907 bilalim Yasaklı YAV KARDEŞİM ÖLSE NE OLUR ÖLMESE NE OLUR..BIRAKIN BU İŞLERİ DE MEZARA HAZIRLANIN..HZ İSA NIN KIYAMETİ KOPMUŞ SİZ KENDİ KIYAMETİNİZE BAKIN.. Toplam 34 mesaj بسم الله الرحمن الرحيم İkinci Ayet وَمَا قَتَلُوهُ وَمَا صَلَبُوهُ وَلَكِن شُبِّهَ لَهُمْ وَإِنَّ الَّذِينَ اخْتَلَفُواْ فِيهِ لَفِي شَكٍّ مِّنْهُ مَا لَهُم بِهِ مِنْ عِلْمٍ إِلاَّ اتِّبَاعَ الظَّنِّ وَمَا قَتَلُوهُ يَقِينًا بَل رَّفَعَهُ اللّهُ إِلَيْهِ وَكَانَ اللّهُ عَزِيزًا حَكِيمًا Allah Teala buyuruyor ki; “Hâlbuki onu ne öldürdüler, ne de astılar; fakat öldürdükleri onlara İsa gibi gösterildi. Onun hakkında ihtilâfa düşenler bundan dolayı tam bir kararsızlık içindedirler; bu hususta zanna uymak dışında hiçbir sağlam bilgileri yoktur ve kesin olarak onu öldürmediler. Bilakis Allah onu İsa'yı kendi nezdine kaldırmıştır. Allah izzet ve hikmet sahibidir.” Nisa 157-158 Allah ehu, İsa aleyhisselam’ı astıklarını ve öldürdüklerini iddia eden Yahudileri yalanlamakta, onlara öldürdükleri kimsenin İsa aleyhisselam’a benzetildiğini haber vermekte, – ki O en doğru haberi verendir – tabilerinden veya düşmanlarından bir adamın ona benzer gösterildiğini, onların da onu İsa zannederek o adamı asıp öldürdüklerini bildirmektedir. Sonra da onların bu konuda şüphe ve şaşkınlığa düştüklerini, kesin bilgiden uzak bir zan ile, İsa aleyhisselam’ı öldürdükleri hususunda emin olmadıklarını bildirmektedir. Onların öldürme ve asma iddialarına karşılık olarak Allah, onu kendisine yükselttiğini belirtiyor ve ayeti isimlerinden iki değerli ismi ile bitiriyor; el-Aziz izzet sahibi ve el-Hakim hikmet sahibi. Bu O’nun düşmanlarını kahretmesini ve tuzaklarını bozmasını gösterir. Hikmeti ise İsa aleyhisselam’ı onlardan koruyup semaya yükselterek kurtarmasıdır. Bu ayet İsa aleyhisselam’ın diri olarak yükseltildiği hususunda gayet açıktır. Zira yükseltilmenin zikredildiği yerde onun öldürüldüğü ve asıldığı reddedilmektedir. Şayet İsa aleyhisselam yeryüzünde ölmüş ve defnedilmiş olsaydı, yükseltme ile kastedilen – inkârcıların iddia ettiği gibi - ruhunun veya derecesinin yükseltilmesi olurdu. Ama öldürme ve asma iddiası karşılığı olarak yükseltildiği zikredilmiştir. Şüphesiz öldürme ve asma iddiasının reddedilişi, onun ölmeden, diri olarak yükseltildiğine uygun düşer. Ancak şöyle derler; “Onu öldürmediler ve asmadılar. Lakin onu Allah öldürdü.” O halde kuruntu sahipleri “Bilakis Allah onu kendisine yükseltti”Nisa 158 ayeti ile kastedilenin ruhunun yükseltilmesi olduğunu nasıl düşünürler? Onu öldürdüklerini ve astıklarını iddia edenlere karşı ruhunun yükseltildiğini söylemek, öldürme ve asma iddiasını iptal etmez. Zira şayet onu katlettikleri varsayılsa yine ruhu Allah’a yükselecektir. Allah Azze ve Celle’nin onu kendisine yükselttiğini haber vermesi, onu bununla has kıldığını düşündürmektedir. İsa aleyhisselam’ın ruhu ve bedeni ile diri olarak yükseltilmek ile has kılınmış olması mümkündür. Zira bütün peygamberlerin – hatta müminlerin – ruhları ölümden sonra Allah’a yükselir. Bu durumda İsa aleyhisselam ile başkaları arasında bir fark olmaz ve onun buradaki hususiyeti ortaya çıkmaz. Sonra ayet, Allah’ın izzet ve hikmetinin tecelli ettiğine şahitlik edildiğini gösteren “Allah izzet ve hikmet sahibidir” kavliyle bitiyor. Bu tecelli ancak nadir ve etkileyici bir şey olmakla tamam olur. Onun ölümünde ve ruhunun yükseltilmesinde ne gibi bir nadirlik ve etkileyicilik vardır? Biz zaten bunun bütün müminler hakkında umumi olduğunu söylüyoruz! Bundan sonra bu konuda Selef müfessirlerinin ne dediklerine bakabiliriz; İbn Ebi Hatem , Ahmed Bin Sinan – Ebu Muaviye – el-A’meş – el-Minhal Bin Amr – Said Bin Cübeyr – İbn Abbas radıyallahu anhum isnadıyla rivayet ediyor; İbn Abbas radıyallahu anhuma dedi ki; “Allah İsa’yı semaya yükseltmeyi dilediği zaman İsa aleyhisselam ashabının yanına çıktı. Evde havarilerden on iki kişi vardı. Yani evin bir odasından onların yanına çıktı, başından su damlıyordu. Dedi ki; “İçinizden bana iman ettikten sonra beni on iki kere inkâr eden vardır.” Sonra da şöyle dedi; “Hanginiz bana benzetilip yerime öldürülecek ve benimle beraber aynı derecede olacak?” yaşça küçük olanlarından bir genç kalktı, ona; “Otur” dedi. Sonra onlara dönüp tekrar etti, yine o genç kalktı, ona; “Otur” dedi. Sonra tekrar onlara dönüp tekrar edince o genç yine; “Ben” dedi. Bunun üzerine; “Evet, o sen olacaksın” dedi. O İsa aleyhisselam’a benzetildi, İsa aleyhisselam o evin penceresinden semaya yükseltildi. Yahudiler gelip benzerini götürdüler, onu öldürdüler ve astılar. İçlerinden birisi ona iman ettikten sonra on iki kere küfretti.” İbn Kesir bu hadisi rivayet ettikten sonra dedi ki; “Bu rivayetin İbn Abbas’a kadar ulaşan isnadı sahihtir. Bunu Nesai , Ebu Kureyb – Ebu Muaviye tariki ile benzer şekilde rivayet etti. Aynı şekilde seleften birden fazla kişiden nakledildi. Orada şöyle geçer; “Onlara dedi ki; “Hanginiz bana benzeyecek ve yerime öldürülüp cennette arkadaşım olacak?” İbn İshak dedi ki; Hıristiyan iken Müslüman olmuş biri bana şöyle dedi; “İsa aleyhisselam’a Allah’tan; “Seni kendime yükselteceğim” haberi geldiği zaman dedi ki; “Ey Havariler topluluğu! Hanginiz benim cennette arkadaşım olmak ister? Bana benzetilip şeklime bürünerek yerime öldürülmek ister?” Sercis dedi ki; “Ben, ey Ruhullah!” İsa aleyhisselam; “Sen benim yerimde otur” dedi. O da oturdu. İsa aleyhisselam yükseltildi. Oraya girip Sercis’i yakaladılar ve astılar. O, onlara İsa aleyhisselam gibi gösterilip asılan kimse oldu.” İbn Cerir, Mücahid’den naklediyor ; “Onlar İsa aleyhisselam’a benzeyen birini astılar. İsa aleyhisselam ise diri olarak semaya kaldırıldı.” Üçüncü Ayet وَإِن مِّنْ أَهْلِ الْكِتَابِ إِلاَّ لَيُؤْمِنَنَّ بِهِ قَبْلَ مَوْتِهِ وَيَوْمَ الْقِيَامَةِ يَكُونُ عَلَيْهِمْ شَهِيدًا Allah Teâlâ buyuruyor ki; “Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir. Kıyamet gününde de o, onlara şahit olacaktır.” Nisa 159 İbn Cerir dedi ki; “Yorumcular bu ayetin anlamı hakkında farklı görüşler belirttiler. Bazıları “Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir.” Ayetinin anlamının “İsa aleyhisselam’ın ölümünden önce” anlamında olduğunu söyledi. Bunun açıklaması, bütün ehl-i Kitabın, o Deccal’i öldürmek üzere indiği esnada onu tasdik edecekleri, bütün milletlerin dinlerin İbrahim aleyhisselam’ın milleti dini olan Hanif İslam dininde birleşecek olmalarıdır. Bu görüşte olanlar; İbn Beşşar – Abdurrahman – Süfyan – Ebi Husayn – Said Bin Cübeyr – İbn Abbas isnadıyla; İbn Abbas radıyallahu anhuma “Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir” ayeti hakkında dedi ki; “Meryem oğlu İsa aleyhisselam’ın ölümünden önce demektir.” El-Avfî , İbn Abbas radıyallahu anhuma’dan aynısını nakletti. Ebu Malik, “ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir.” Kavli hakkında; “Bu İsa aleyhisselam’ın nüzulünden sonra olacaktır. Meryem oğlu İsa aleyhisselam ölmeden önce ehli kitaptan her biri mutlaka ona iman edecektir” dedi. Ed-Dahhak, İbn Abbas radıyallahu anhuma’nın, “Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir” ayeti hakkında “Özellikle Yahudiler kastedilmiştir” dediğini nakletti. El-Hasen el-Basrî; “Necaşi ve ashabı kastedilmiştir” dedi. Bu ikisini İbn Ebi Hatem rivayet etmiştir. İbn Cerir , Ya’kub – Ebu Reca – el-Hasen isnadı ile rivayet ediyor; el-Hasen el-Basri “Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir” ayeti hakkında dedi ki; “İsa aleyhisselam’ın ölümünden önce demektir. Allaha yemin olsun şu an o Allah katında diridir. Nüzul ettiği zaman hepsi ona iman edecektir.” İbn Kesir , İbn Cerir’in sözlerini naklettikten sonra şöyle der; “Aynısını Katade, Abdurrahman Bin Zeyd Bin Eslem ve başkaları da söyledi. Bu görüş, Allah’ın izniyle kesin delillerini açıklayacağımız üzere hak olan görüştür. Allah’a güvenir ve O’na tevekkül ederiz. İbn Kesir, İbn Cerir’den , “Ölümünden önce” ifadesindeki zamirin İsa aleyhisselam’a değil de ehli kitaba ait olduğunu – yani ister Yahudi ister Hıristiyan olsun ehli kitaptan her bir kimse ölmeden önce mutlaka İsa aleyhisselam’a iman edecektir anlamına - söyleyenlerin görüşünü ve bu ayetin ehli kitaptan her birinin ölümlerinden önce Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’e iman edeceği anlamında olduğu şeklindeki görüşü naklettikten sonra der ki; “Sonra İbn Cerir şöyle dedi; bu görüşler içinde doğru olanı ve önceliklisi birinci görüştür. Bu da; “İsa aleyhisselam nüzul ettikten sonra ehli kitaptan, İsa aleyhisselam’ın ölümünden önce ona iman etmeyen kimse kalmayacaktır” şeklindeki görüştür. İbn Cerir’in bu sözünün doğruluğunda şüphe yoktur. Zira ayetlerin siyakından, Yahudilerin İsa aleyhisselam’ı öldürüp çarmıha germe iddialarının ve bilgisiz Hıristiyanların bunu kabullenmelerinin batıl oluşu kastedilmektedir. Allah Azze ve Celle bunun böyle olmadığını haber vermiş, onların öldürdüğü kimsenin kendilerine İsa aleyhisselam gibi gösterildiğini ve onların bunu anlayamadıklarını bildirmiştir. İsa aleyhisselam’ı kendisine yükseltmiş, onu diri bırakmıştır ve yakında Allah’ın izniyle sıralayacağımız mütevatir hadislerin de gösterdiği gibi kıyamet gününden önce nüzul edecek, sapıklık Mesih’ini öldürecek, haçı kıracak, domuzu öldürecek, cizye koyacaktır. Yani İslam dışında başka bir din kabul etmeyecek, ya İslam’ı kabul edecekler yahut kılıca razı olacaklardır. Bu ayeti Kerime işte o zaman bütün ehli kitabın iman edeceklerini, hiçbirinin tasdik etmekten geri durmayacağını haber vermektedir; “Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir”Nisa 159. Yani; onu öldürdüklerini ve astığını iddia eden Yahudiler ile onlara muvafakat eden Hıristiyanlar, İsa aleyhisselam ölmeden önce ona iman edecekler, “Kıyamet gününde de o, onlara şahit olacaktır”Nisa 159. Yani; semaya yükselmeden önce ve yeryüzüne nüzulden sonra onlarda gördüğü amellerine şahitlik edecektir… …Bilakis ayette kastedilen bizim zikrettiklerimizdir. Buna göre İsa aleyhisselam’ın varlığı, gökte hayatının halen devam etmekte olduğu ve kıyamet gününden önce yeryüzüne ineceği anlaşılmaktadır. İsa aleyhisselam, haktan ve gerçekten uzak, birbirine zıt ve tenakuz içinde sözler söyleyen Yahudi ve Hıristiyanları yalanlamak için inecektir. Yahudiler tefrite, Hıristiyanlar da ifrata düşmüşlerdir. Yahudiler, ona ve annesine olan iftiralarıyla onun değerini düşürmüşler, Hıristiyanlar ise, onda olmayanı kendisine nispet ederek övgüde aşırıya kaçmışlardır. Yahudilerin aksine onlar, İsa aleyhisselam'ı peygamberlik makamından rubûbiyyet makamına yükseltmişlerdir ki, Allah Teâlâ hem onların, hem de bunların sözlerinden münezzehtir. Onların iddialarından mukaddestir. O'ndan başka ilâh yoktur… Abdullah el-Gımarî, “İkametul Burhan Ala Nuzuli İsa Fi Ahiriz Zaman” adlı kitabında şu uyarıda bulunur; “Ölümünden önce” ibaresindeki zamirin ehli kitaba ait olma ihtimalinin zayıf oluşuna dair delilleri kaydetmemizden sonra, bu zamirin İsa aleyhisselam’dan başkasına ait olma ihtimalinin batıl oluşu ortaya çıkıyor. Zayıf ve batıl ihtimaller ise hüccet olarak tutunulacak şeyler değildir. Bu ayeti kerime İsa aleyhisselamın hayatı ve nüzulü hakkında bir nas olmaktadır. Kelime bazen bizatihi, bazen de diğer delillerle birlikte nas olup, ilim usulünün kaideleri ile hükmetmeyen pek çoğunun düşündüğü diğer ihtimalleri ortadan kaldırmaktadır. İsa Aleyhisselam’ın Nüzulü Hakkındaki Ayetler Birinci Ayet وَيُكَلِّمُ النَّاسَ فِي الْمَهْدِ وَكَهْلاً وَمِنَ الصَّالِحِينَ Allah Azze ve Celle, Al-i İmran suresinde Meryem oğlu İsa aleyhisselam’ı şöyle müjdeliyor; “O, sâlihlerden olarak beşikte iken ve yetişkinlik halinde insanlara konuşacak.” Al-i İmran 46 إِذْ قَالَ اللّهُ يَا عِيسى ابْنَ مَرْيَمَ اذْكُرْ نِعْمَتِي عَلَيْكَ وَعَلَى وَالِدَتِكَ إِذْ أَيَّدتُّكَ بِرُوحِ الْقُدُسِ تُكَلِّمُ النَّاسَ فِي الْمَهْدِ وَكَهْلاً Allah Azze ve Celle, Maide suresinde de İsa aleyhisselam’a hitaben şöyle buyuruyor; “Allah o zaman şöyle diyecek "Ey Meryem oğlu İsa! Sana ve annene verdiğim nimetimi hatırla! Hani seni mukaddes ruh Cebrail ile desteklemiştim; bu sayede sen beşikte iken de yetişkin çağında da insanlarla konuşuyordun.” Maide 110 İbn Cerir , ilk ayetin tefsirinde; Yunus – İbn Vehb – İbn Zeyd isnadıyla rivayet ediyor; İbn Zeyd, “beşikte iken ve yetişkinlik halinde insanlara konuşacak.”Al-i İmran 46 ayeti hakkında şöyle dedi; “İsa aleyhisselam onlara beşikte iken konuşmuştur ve Deccal’i öldürdüğünde yetişkin olarak konuşacaktır.” Yine İbn Cerir , Yunus – İbn Vehb – İbn Zeyd isnadıyla rivayet ediyor; İbn Zeyd, “Seni vefat ettireceğim ve nezdime yükselteceğim”Al-i İmran 55 ayeti hakkında dedi ki; “Seni vefat ettireceğim ifadesi; seni alacağım demektir. Vefat ettirmek ve yükseltmek tek bir fiilin ifadesidir. O Deccal’i öldürene kadar ölmeyecek, bundan sonra ölecektir.” Sonra da Allah Azze ve Celle’nin şu kavlini okudu; “O, beşikte iken ve yetişkinlik halinde insanlara konuşacak.”Al-i İmran 46 sonra da şöyle dedi; “Allah onu yetişkinlikten önce yükseltmiştir. Nüzul ettiğinde yetişkin olacaktır.” El-Huseyn Bin el-Fadl el-Becelî dedi ki; Ayette geçen; “Kehlen = yetişkin” kelimesi ile kastedilen şudur; İsa aleyhisselam’ın ahir zamanda semadan indiğinde yetişkin olur, insanlara konuşur ve Deccal’i öldürür.” El-Huseyn Bin el-Fadl dedi ki; “Bu ayet İsa aleyhisselam’ın yeryüzüne nüzul edeceğine dair bir nastır.” Sa’leb “ve yetişkin olarak” kavli hakkında dedi ki; “İsa aleyhisselam yeryüzüne yetişkin olarak inecektir.” İbn Cerir’den bütün bu naklettiklerimiz, tefsir ehlinin genelinin görüşüdür. Hepsi de bu ayeti böyle tefsir etmiş, bu ayeti İsa aleyhisselam’ın nüzul edeceği hususunda delil getirmişlerdir. Bu şüphesiz doğrudur. Zira Allah Azze ve Celle’nin “ve kehlâ ve yetişkin olarak” kavli, hikmetine dâhil olmakla birlikte, bundan önceki ilgili zarfa atfedilmiştir. Takdiri; “insanlara beşikte bebek iken konuşur ve yetişkin iken de konuşur” şeklinde olur. Doğumunun ardından bebeklik halinde konuşmuş olması mucize olduğuna göre, buna atıf olarak yetişkin halde de konuşacağının belirtilmesi aynı şekilde zorunlu olarak bunun bir mucize olduğunu ifade eder. Ancak üzerine alıntı yapılmasına delil olmaz. Zira yetişkinlik halinde konuşmak sıradan bir şeydir. Bunun haber verilmesinin özellikle mucizenin zikredildiği yerde bir anlamı olmazdı. Hatta burada kastedilen, onun yetişkin iken konuşmasının bebek iken konuşması gibi sıra dışı bir mucize olduğunu bildirmektir. Yani onun yetişkinlik çağından önce semaya yükseltileceği, sonra yeryüzüne indirilip yetişkinlik çağına kadar kalacağı, böylece insanlara yetişkinlik halinde de konuşacağı bildirilmiştir. Nitekim Muhaddislerin ve tarihçilerin çoğunluğu İsa aleyhisselam’ın otuz üç yaşında semaya yükseltildiğini belirtmişlerdir. Sahih hadiste geçtiği üzere o, yeryüzüne indiği zaman kırk sene kalacaktır. Yirmi dört yaşında olduğu da söylendi. Bunu İbn Cerir, Ka’b el-Ahbar’a ulaşan sahih bir isnad ile rivayet etmiştir. Yeryüzünde yedi yıl kalıp bunu kırka tamamlayacağı da söylenildi. Sahih olanı birincisidir. İkinci Ayet وَإِن مِّنْ أَهْلِ الْكِتَابِ إِلاَّ لَيُؤْمِنَنَّ بِهِ قَبْلَ مَوْتِهِ وَيَوْمَ الْقِيَامَةِ يَكُونُ عَلَيْهِمْ شَهِيدًا Allah Teâlâ buyuruyor ki; “Ehl-i kitaptan her biri, ölümünden önce ona muhakkak iman edecektir. Kıyamet gününde de o, onlara şahit olacaktır.” Nisa 159 Bu ayet daha önce geçmiş ve İbn Cerir’den naklen, “ölümünden önce” ifadesindeki zamirin İsa aleyhisselam’a ait olduğu görüşünün en doğru görüş olduğunu belirtmiştik. İsa aleyhisselam nüzul ettiği zamanda mevcut olan ehli kitap içinde ona iman edip tasdik etmeyen kimse kalmayacaktır. Zira İsa aleyhisselam cizye koyacak, İslam’dan başka din kabul etmeyecek, bu dini kabul etmeyenlerle savaşacaktır. Bu ayetteki zamir İsa aleyhisselam’a ait olduğu için – ki sahih görüş budur – Ehli Kitap da ona iman etmek için semaya çıkamayacaklarına göre, onun nüzul edeceği şüphesiz bir gerçek olarak ortaya çıkar. Allah’ın izniyle yakında kaydedeceğimiz sahih mütevatir hadislerde açıklandığı gibi İsa aleyhisselam yeryüzüne nüzul edecektir. Üçüncü Ayet وَإِنَّهُ لَعِلْمٌ لِّلسَّاعَةِ فَلَا تَمْتَرُنَّ بِهَا وَاتَّبِعُونِ هَذَا صِرَاطٌ مُّسْتَقِيمٌ Allah Teala buyuruyor ki; “Şüphesiz ki o, kıyametin ne zaman kopacağının bilgisidir. Ondan hiç şüphe etmeyin ve bana uyun; çünkü bu, dosdoğru yoldur.” Zuhruf 61 Abdullah el-Gımarî, “İkametul Burhan Ala Nuzuli İsa Aleyhisselam Fi Ahiriz Zaman” adlı kitabında bu ayet hakkında şöyle diyor; “Yani İsa aleyhisselam kıyamet için bir alamettir. Onun nüzul edeceği şüphesiz olarak buradan anlaşılır. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in tefsiri bu şekildedir. İbn Hibban, Sahih’inde “Meryem oğlu İsa’nın Kıyamet Alameti Olarak Nüzul Edeceğinin Beyanı” diye bir başlık açmış ve şöyle rivayet etmiştir; Muhammed Bin el-Hasen Bin el-Halil – Hişam Bin Ammar – el-Velid Bin Müslim – Şeyban Bin Abdurrahman – Asım – Ebu Rezin – Ebu Yahya Mevla İbn Afra – İbn Abbas isnadıyla; Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem, “Şüphesiz ki o, kıyametin ne zaman kopacağının bilgisidir.”Zuhruf 61 ayeti hakkında buyurdu ki; “Meryem oğlu İsa kıyamet gününden önce nüzul eder.” Bu isnad sahihtir, bütün ravileri güvenilirdir. Asım meşhur kıraat imamlarındandır. İbn Abbas, Ebu Malik, el-Hasen, Mücahid, Katade, es-Süddî, ed-Dahhak, İbn Zeyd ve daha başkalarından, peygamber sallallallahu aleyhi ve sellem’in bu hadisinde gelenin aynısı rivayet edilmiştir. Bu rivayetler İbn Cerir’in Tefsir’inde muhtelif isnadlarla pek çok yoldan rivayet edilmiş olup hepsi de bu ayette kastedilenin İsa aleyhisselam’ın kıyamet gününden önce nüzul edeceği olduğunu ifade etmektedir. Bu ayetin tefsiri, başka şekilde tefsir edilemeyecek şekilde tayin edilmiştir. Bunun delillerine gelince; Birincisi; yukarıda geçtiği gibi Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in tefsiri sahih olarak gelmiştir. İkincisi; İsa aleyhisselam’dan bahseden ayetlerin siyakı bunu göstermektedir. Allah Teala’nın ayetlerini oku; “Meryem oğlu İsa, bir misal olarak anlatılınca senin kavmin hemen bağrışmaya başladılar. “Bizim tanrılarımız mı hayırlı, yoksa o mu?” dediler. Bunu sana ancak tartışmak için söylediler. Doğrusu onlar kavgacı bir toplumdur. O, sadece kendisine nimet verdiğimiz ve İsrailoğullarına örnek kıldığımız bir kuldur. Eğer dileseydik, içinizden, yeryüzünde yerinize geçecek melekler yaratırdık. Şüphesiz ki o İsa, kıyametin ne zaman kopacağının bilgisidir. Ondan hiç şüphe etmeyin ve bana uyun; çünkü bu, dosdoğru yoldur.”Zuhruf 57-61 Ayetin akışını başka bir şekle değiştirerek konuşmak caiz değildir. İbn Cerir’in daha önce belirttiği gibi bu ancak teslim olmayı gerektiren, delaleti açık olan, açık bir ayet veya Rasul’ün açık bir haberi ile mümkün olur. Üçüncüsü; Şayet söylenildiği gibi zamir İsa aleyhisselam’dan başkasına ait olsa, bu Kitabul Hakim’in belagatinin tenzih edilmesi gerektiği bir zayıflık olurdu. Allame İbn Kesir , “Şüphesiz o, kıyamet için bir bilgidir”Zuhruf 61 ayeti hakkında der ki; “Bu ayetin tefsiri hakkında daha önce İbn İshak’ın tefsiri geçmişti. Buna göre burada, kastedilen; İsa aleyhisselam’ın ölüleri diriltmesi, anadan doğma körleri, baras hastalığı olanları ve başka hastalıkları iyileştirmesi gibi mucizelerdir. Ancak bunda şüphe vardır. Bundan daha da uzak olanı, Katâde’nin el-Hasen el-Basrî ve Saîd İbn Cübeyr'den naklederek anlattığıdır ki, buna göre ayetin başındaki zamir İsa aleyhisselam'a değil Kur'ân'a aittir. Ancak sahih olan, zamirin İsa aleyhisselam'a ait olmasıdır. Zira ayetin akışında İsa aleyhisselam zikredilmektedir. Bir de bu ayette kastedilen, İsa aleyhisselam’ın kıyamet gününden önce yeryüzüne inmesidir. Nitekim Allah Teâlâ başka bir ayet-i kerime’de “Kitâb ehlinden hiç kimse yoktur ki; ölümünden önce ona inanacak olmasın. O da kıyamet günü aleyhlerinde şâhid olacaktır.” Nisa, 159 buyurmaktadır. Ayrıca bu ayetin “Şüphesiz ki o, beklenen saat için bir işarettir” şeklindeki kıraati de bu anlamı güçlendirmektedir. Yani o, kıyametin meydana geleceğine bir işaret ve delildir. Ebu Hureyre, İbn Abbâs, Ebul-Âliye, Ebu Mâlik, İkrime, el-Hasen, Katâde, ed-Dahhâk ve başkalarından da bu şekilde rivayet edilmiştir. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem’den mütevâtir olarak rivayet edilen hadislere göre; Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellem, İsa aleyhisselam’ın kıyamet gününden önce adaletli bir imam ve hakem olarak ineceğini haber vermiştir… - bu konuda gelen hadisler ise malum, meşhur ve mütevatirdir. - bunları Guraba Yayınlarından çıkan İsa Aleyhisselamın nüzulü adlı tercememde görebilirsiniz - İsa Aleyhisselam’ın Nüzul Edeceğine Dair Sahabe ve Tabiin’den Gelen Rivayetler; 1- İbn Ebi Şeybe, Abdullah Bin Amr radıyallahu anhuma’dan rivayet ediyor; “Meryem oğlu İsa nüzul eder, Deccal onu görünce yağın eridiği gibi erir. Deccali öldürür, Yahudiler ondan ayrılıp savaşırlar. Hatta şüphesiz taş bile; -müslümana- “Ey Allah’ın kulu işte Yahudi burada, gel onu öldür” der.” 2- İbn Asakir, İbn Mesud radıyallahu anh’den rivayet ediyor; “Şüphesiz kıyamet gününden önce Meryem oğlu Mesih çıkacaktır.” 3- Hakim , sahih kaydıyla sahabelerden bir olan Ebut Tufeyl radıyallahu anh’den rivayet ediyor; “Ben Kufe’de iken denildi ki; “Deccal çıkmıştır” Bunun üzerine Huzeyfe Bin Useyd radıyallahu anh’e gittik ve dedim ki; “İşte Deccal çıkmış!” bana; “Otur” dedi, oturdum. Şöyle seslenildi; “O boyacının yalanıdır” Huzeyfe radıyallahu anh şöyle dedi; “Şüphesiz Deccal, zamanınızda çıksa, çocuklar onu hedef yapıp taşlarlar. Lakin o, insanların noksanlaştığı, din zayıfladığı ve insanların aralarının kötü olduğu zamanda çıkacaktır. O, her pınarı geri çevirir, yeryüzü ona koyun postunun dürülmesi gibi dürülür, Medine’ye kadar gelir, onun dışındakilere galip gelir, içindekileri alıkoyar, sonra İlya dağında Müslümanlardan bir topluluğu kuşatır. İçlerinden biri onlara şöyle der; “Bu zorbayla neden Allah’a ulaşıncaya yahut galip gelinceye kadar savaşmıyor da bekliyorsunuz?” bunun üzerine sabaha onunla savaşmak üzere karar verirler. Sabahladıklarında İsa İbn Meryem aleyhisselam onlarla beraber olur, Deccal’i öldürür ve ordusunu hezimete uğratırlar.” 4- Abd Bin Humeyd, İbnul Munzir – Şehr Bin Havşeb – Muhammed Bin Ali İbnul Hanefiyye isnadı ile rivayet ediyor; Muhammed Bin Ali, Allah Teala’nın; “Ehli Kitaptan hiç kimse yoktur ki ölümünden önce ona iman etmesin”Nisa 159 ayeti hakkında şöyle dedi; “Ehli Kitaptan her birine mutlaka melekler gelip yüzüne ve arkasına vuracaklar, sonra ona şöyle diyecekler; “Ey Allah’ın düşmanı! Şüphesiz İsa ölmedi. O semaya kaldırıldı. Kıyametten önce inecektir.” Böylece ona iman etmeyen ne bir Yahudi ne bir Hıristiyan kalmayacaktır.” Bu yazdıklarımı okursan belki Allah cc sana hidayet vere bilir. Hz. isa öldü tekrar geri gelmeyecek diyenlere bir kaç satır .. Hz. İsa "Hristiyanlığa" göre ölmüştür. Kuranı kerimde açıkca göğe yükseltiği yazılıdır. Aynı şekilde hz. isanın tekrar geleceği ayetle sabittir. Fakat bir peygamber olarak değil, hz. muhammedin ümmeti olarak gelecektir. Gelmeyeceğini iddia etmek kurana inkardır. “Allah Teâlâ buyurmuştur ki Ey İsa, seni vefat ettireceğim, seni kendime yükselteceğim, seni inkar edenlerden arındıracağım ve sana uyanları kıyamete kadar kafirlerden üstün kılacağım. Sonra dönüşünüz bana olacak. İşte o zaman ayrılığa düştüğünüz şeyler hakkında aranızda ben hükmedeceğim.” Al-i İmran, 3/55 Ayet gerçek meal tercümesi aşağıdaki gibidir O zaman Allah şöyle de miş di Ey İsâ, şübhesiz ki seni öldürecek olan onlar değil benim, seni kendime yükseltib kaldıracak, seni küfredenlerin içinden tertemiz kurtarıb çıkaracak ve sana tâbi olanları kıyaamet gününe kadar küfredenlerin üstünde tutacak da benim. Sonra dönüşünüz de yalınız bana olacak dır. İşte o zaman aranızda, hakkında ihtilâf etmekde olduğunuz şeylerin hükmünü ben vereceğim». إِذْ قَالَ اللّهُ يَا عِيسَى إِنِّي مُتَوَفِّيكَ وَرَافِعُكَ إِلَيَّ وَمُطَهِّرُكَ مِنَ الَّذِينَ كَفَرُواْ وَجَاعِلُ الَّذِينَ اتَّبَعُوكَ فَوْقَ الَّذِينَ كَفَرُواْ إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ ثُمَّ إِلَيَّ مَرْجِعُكُمْ فَأَحْكُمُ بَيْنَكُمْ فِيمَا كُنتُمْ فِيهِ تَخْتَلِفُونَ Bu ayet açıkca diyor ki وَجَاعِلُ الَّذِينَ اتَّبَعُوكَ فَوْقَ الَّذِينَ كَفَرُواْ إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ Kıyamet gününe kadar sana tabi olanları üstün tutacam .. ne demek bu? Bugün hristiyan dünyası KAFİR değil mi diyorsunuz yoksa? Hz. İsa'nın tekrar geriye gelmeyeceğini idda etmek, onun öldüğünü söylemek ASLINDA hristiyanlığın HAK din olduğunu söylemenin ta kendisidir. Eğer hz. isa gelmeyecekse ona tabi olanlar sadece hristiyanlardır.. Ancak hz. ise tekrar geri geldiği taktirde, ona tabi olanlar olacak ve onlar kıyamete kadar devam edecektir anlamı çıkar.. Ümmeti demiyor tabi olmalarını söylüyor. ثُمَّ إِلَيَّ مَرْجِعُكُمْ burada ise kendisine tabi olacak kitle zuhur etmeden hz. isanın ölmeyeceğine işaret vardır.. ثُمَّ sonra hakka dönecektir.. Ölüm gerçekleşecektir.. Ve en sonunda rabbimiz insanların bu gerçekten dolayı ihtilafa düşeceklerini, aslında bu ayetin gerçekten iman eden ile münafıkların birbirinden ayrılması için bir mihenk taşı olduguna bize haber vermekte.. Alemleri yaratan rabbimiz kuranda o kadar münafıkları anlatttıktan sonra gerçekten iman edenlerin onları tanımasına ışık tutacak SIRLAR vermeyeceğini mi sanıyorsunuz فَأَحْكُمُ بَيْنَكُمْ فِيمَا كُنتُمْ فِيهِ تَخْتَلِفُونَ "İşte o zaman aranızda, hakkında ihtilâf etmekde olduğunuz şeylerin hükmünü ben vereceğim" İçinde SIR'lar barındırdıgı ayetinin sonunda rabbimiz ihtilafa düşüleceğinin mesajını bize vermekte. ve herkes haddini bilsin ve ayetin başını tekrar okusunlar diyor.. çünkü rabbimiz إِنِّي مُتَوَفِّيكَ وَرَافِعُكَ Muhakkak kı seni öldürecek olanda göğe yükseltecek olanda sadece Allah'tır.. Boşuna gevezelik yapmayın yok efendimiz öldürmeyip göğe yükseltse bu allahın sistemine terstir, yok efendim çelişkidir. yok efendim normali insan doğar büyür ve sonra ölür.. behey vah kardeşim, Allahın adaletini sistemini sorgulayan kardeşim, daha hz. isanın doğuşunda bile babasız dünyaya getiren Allah, ölümünü de kıyamet gününe neden saklamasın? bunun neresi ters.. öldürücü olanda göğe yükseltici kaldırıcı olanda sadece Allahtır.. Merak ediyorum başka nerede geçiyor وَرَافِعُكَ buyrun o kadar ötenler cevaplasınlar? 03 Kasım 2006 1121 ZIKKIM Genel Müdür NE SACMALION SEN DAYI??? 03 Kasım 2006 1132 aslanov33 Aday Memur 03 Kasım 2006 1143 ZIKKIM Genel Müdür NE SACLAMIYORSUN KARDESIM SIZIN GIBILER YUZUNDEN DINIMIZI HRISTIYANLIK,MUSEVILIK GIBI YASAMAYA BASLADILAR...DUNYADA BOZULMADAN GELEN TEK KITAP KURAN-I KERIMDIR VE KIYAMET GUNUNE KADAR OYLE KALACAKTIR...YAHUDI-MASON DESTEKLI SITELERINIZDE YUCE KITABIMIZLA ILGILI ASTI ASTARI OLMAYAN IDDALAR ATAMASSINIZ..HELEDE BUNU DIN KISVESI ADI ALTINDA YAPAMASSINIZ.. 03 Kasım 2006 1144 power-1983 Genel Müdür AHA SANA BİR APTAL KAFALI DAHA..............BÖYLE KONULARLA MÜSLÜMNALARIN KAFASINI KARIŞTIRMAYIN LÜTFEN....DEĞERLİ KARDEŞLERİM SİZDE CVP VEREREK ONUNLA OLMAYIN LÜTFEN.......BUNUN GİBİ DENSİZLER ÇOK ÇIKIYOR MALESEF................ 03 Kasım 2006 1152 aslanov33 Aday Memur HZ. İSA ÖLDÜ MÜ? YOKSA YERYÜZÜNE DÖNECEK Mİ?Özellikle geleneksel din anlayışına sahip olanlar, bazı uydurma hadislerden yola çıkarak Hz. İsa?nın ölmediğine inanırlar. Bu yönde iddialarda bulunurlar. Kuran?da ise bunun tam tersini söylemekte ve vefat ettiğini açıkça bildirilmektedir. Fakat hadislerdeki bu iddia ile Kuran ayetleri arasındaki bu farklılık sanki bir çelişkiymiş gibi ortaya atılmaktadır ve bu konu Kuran?daki bir çelişki gibi gösterilerek, Kuran ?a yönelik çelişki iddialarında bulunulmaktadır. Bu ortaya çıkan farklılık Kuran ayetlerinden değil, uydurma hadislerden kaynaklanır. Kuran?da hiçbir ayette Hz. İsa?nın ölmediği ve tekrar yeryüzüne döneceği iddia edilmez. Bazı ayetlerdeki ifadeler çarpıtılarak gerçekte olmayan sonuçlar çıkartılmaya çalışılmaktadır. Bu konuyla ilgili yazılmış olan bir makaleyi yazının devamına olduğu gibi ilave ediyoruz. Bu yazı dikkatli okunduğunda, Hz. İsa?nın hakkında çelişki gibi gösterilmeye çalışılan şeyin gerçekte Kuran?da olmadığı, sadece uydurma hadislerin etkisiyle ortaya atılmış yalanlar olduğu anlaşılacaktır. Dolayısıyla Kuran?da bu konuyla ilgili de bir çelişki olduğu iddiası gerçek dışıdır 03 Kasım 2006 1154 aslanov33 Aday Memur HZ. İSA?NIN ÖLÜMÜTarih içinde hakkında en çok yanlış inanca sahip olunan kişi belki de Hz. İsa?dır. Ona karşı ilk haksızlığı Hıristiyanlar yapmış ve onun Allah?ın oğlu olduğunu iddia etmiş ve onu Allah?a eş koşmuşlardır. Kuran?da Allah bu iftiraya cevap verirken şöyle buyururAndolsun, ?Allah üçün üçüncüsüdür.? diyenler küfre düşmüştür. Oysa tek bir ilahtan başka ilah yoktur. Eğer söylemekte olduklarından vazgeçmezlerse, onlardan inkâr edenlere mutlaka acı bir azab dokunacaktır. Maide Suresi ? 73 Hz. İsa?nın hakkındaki bir diğer yanlış inanç da geleneksel İslam anlayışında vardır. Bu inanca göre ise, Hz. İsa henüz ölmemiştir ve tekrar yeryüzüne dönecektir. Özellikle bazı Kuran ayetlerindeki ifadelerin anlamları kaydırılarak, konu çarpıtılmakta ve yanlış yorumlarla, sanki Kuran?da varmış gibi gösterilmeye çalışılmaktadır. Bu çalışmada Kuran?da Hz. İsa?nın ölümünün nasıl anlatıldığı üzerinde duracağız ve yanlış yorumlanan ayetleri gözden geçireceğiz. Kur?an?daki iki ayette açıkça Hz. İsa?nın vefat ettiği bildirilir?Ben onlara bana emrettiklerinin dışında hiç bir şeyi söylemedim. O da şuydu ?Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah?a kulluk edin.? Onların içinde kaldığım sürece, ben onların üzerinde bir şahidim. Benim dünya hayatıma son verdiğinde tevefa, üzerlerindeki gözetleyici Sen?din. Sen her şeyin üzerine şahid olansın.? Maide Suresi ? 117 ALLAH İsa?ya şöyle demişti ?Senin dünyadaki hayatına son vereceğim ve kendime yükselteceğim. Seni inkar edenlerden kurtaracağım ve sana uyanları Diriliş Gününe kadar inkar edenlerin üzerinde tutacağım. Sonra, dönüşünüz banadır ve anlaşmazlığa düştüğünüz konularda aranızda ben hüküm vereceğim.? Al-i İmran Suresi ? 55 03 Kasım 2006 1157 aslanov33 Aday Memur Bu ayetlerde Hz. İsa?nın vefat teveffa ettiği açıkça vurgulanmaktadır. Teveffa kelimesi ?canın alınması? anlamına gelir. Kuran?da bu kelime 25 yerde geçer. Bu kelimesinin geçtiği ayetler şöyledir497 Kendilerine zulmedenlerin canlarını alırken melekler?..661 ??. Sizden birine ölüm geldiği zaman elçilerimiz onun canını hiç vakit geçirmeden Melekler canlarını alırken nasıl da pişmanlık içinde yüzlerine ve sırtlarına vururlar?5117 ?.Aralarında bulunduğum sürece onlara tanıktım. Canımı aldıktan sonra ise sen onların üzerine gözetleyici oldun. Sen her şeye tanıksın.?1628 Onlar ki, nefislerine zulmedip dururlarken melekler canlarını İyi durumdayken melekler canlarını almaya geldiklerinde,1046 Onlara söz verdiklerimizin bir kısmını sana göstersek de veya canını alsak da,1340 Onlara söz verilenlerin bir kısmını sana göstersek de, senin canını alsak da4077 ??ondan önce hayatına son versek de, onlar bize İnkar edenlerin canlarını melekler alırken bir görseydin!?..10104 ?..Ben ancak, sizin canınızı alan Allah?a taparım. İnananlardan olmakla emrolundum.?1670 Ve sizi Allah yarattı, sonra da yaşamınıza son De ki, ?Üzerinize görevlendirilen ölüm meleği canınızı alacak ve sonra Rabbinize döndürüleceksiniz.?415 Kadınlarınızdan fuhuş yapanlara karşı içinizden dört tanık getirin. Tanıklık ederlerse, onları, ölünceye veya Allah onlara bir yol açıncaya kadar evlerde ?. Elçilerimiz kendilerine gelip canlarını alırken?.3193 ?Rabbimiz, biz, ?Rabbinize inanın? diye imana çağıran bir davetçiyi işittik ve inandık. Rabbimiz, günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört ve iyi kişiler olarak canımızı ?Rabbim, sen bana hükümranlık verdin ve rüyaların yorumunu öğrettin. Yeri ve göğü ayırarak yaratansın. Dünya ve ahirette sensin benim Velim sahibim. Canımı Müslüman olarak al ve beni iyilere kat.?225 ???. Kiminizin hayatına son verilir,4067 ??.. Sizden bazılarının canı daha erken İçinizden ölen erkeklerin geride bıraktığı eşleri?2240 Ölüp de geriye eşler bırakan erkekleriniz,?355 Allah İsa?ya şöyle demişti ?Senin dünyadaki hayatına son vereceğim ve kendime yükselteceğim. ?.. Bu ayetlerden de anlaşılacağı gibi teveffa kelimesinin anlamı ?canın alınması?dır. Bunlar dışında teveffa kelimesinin geçtiği iki ayet daha vardır. Bunlarda da yine teveffa kelimesi canın alınması anlamında kullanılır. Ama bunun istisnası vardır ve ayette de bu durum belirtilir. Uyku ile ilgili ayetler şöyledir 03 Kasım 2006 1200 aslanov33 Aday Memur Allah ölüm anında nefsi bilinci alır; ölmeyenleri de uyku anında? Hakkında ölüm kararı verdiklerini tutar ve diğerlerini de belli bir süreye kadar salıp gönderir. Düşünen bir topluluk için bunda dersler ve işaretler vardır. Zümer Suresi ? 42 O?dur, geceleyin sizi öldüren, gündüzün ne işlediğinizi bilen, belli yaşam süresi dolsun diye gündüzleyin sizi dirilten? Sonra dönüşünüz O?nadır ve yaptıklarınızı size haber verecektir. En?am Suresi ? 60 Bu ayetlerde geçen ifade de teveffadır. İnsanların uykusunda da canlarının alındığı bildirilir. Uykuda olanların canları uyanınca verilmektedir. Ayette uykudaki ölümün istisnası belirtilmiş ve canın daha sonra verildiği açıklanmıştır. Buradaki istisna durumuna dayanarak tüm teveffa kelimelerinin uyku olduğunu iddia etmek son derece yanlıştır. Çünkü diğer teveffa geçen ayetlerde uyku durumunda olduğu gibi canın geri verildiğinden kesinlikle söz edilmez. Hz. İsa ile ilgili ayetlere tekrar bakılırsa, onun canının alındığı bildirilmekte ve daha sonra verileceği yönünde hiçbir ifade bulunmamaktadır. Onun uykudaki gibi olduğunu iddia etmek sadece konuyu çarpıtmaktan öteye gitmeyen bir çabadır. Eğer Hz. İsa ile ilgili ayetlerdeki ?vefat ettirme? ifadesini uyku olarak kabul edeceksek, diğerlerini de böyle kabul etmemiz gerekir. Çünkü aynı kelime aynı şekilde farklı yerlerde kullanılmaktadır. Örneğin ?497 Kendilerine zulmedenlerin canlarını alırken melekler?..? Bu ayette geçen ifadeden hareketle bu zulmedenlerde uyku halinde midir? Onlar da Hz. İsa gibi geri mi döneceklerdir? Onların Hz. İsa?dan farkı nedir? Bu ve buna benzer sorular hep cevapsız kalacaktır. 03 Kasım 2006 1203 aslanov33 Aday Memur Ayette olan ifade Hz. İsa?nın açıkça öldüğüdür. Bunun ötesinde tekrar ruhunun verileceğine dair uyku ile ilgili ayetlerde olduğu gibi hiçbir açıklama yoktur. Örneğin peygamberimizin vefat ettirilmesiyle ilgili bir ayette de aynı teveffa kelimesi geçerOnlara söz verilenlerin bir kısmını sana göstersek de, senin canını alsak teveffa da? Ra?d Suresi ? 40 Bu ayetteki hitap Hz. Muhammed?edir. Eğer vefat kelimesini uyku gibi kabul edilirse, buradan yola çıkarak Hz. Muhammed?in bir gün döneceğini iddia edebilir. Bu ne kadar saçma bir iddia ise Hz. İsa?nın gelişini yukarıdaki ayetlere dayanarak iddia etmekte aynı ölçüde saçma bir iddiadır. 2- Hz. İsa?nın tekrar yeryüzüne döneceği iddiasında bulunanların buna delil gösterilmeye çalıştıkları ayetlerden birisi şöyledirHani Allah, İsa?ya demişti ki ?Ey İsa, doğrusu seni Ben vefat ettireceğim ve seni Kendime yükselteceğim, seni inkar edenlerden temizleyeceğim ve sana uyanları kıyamete kadar inkara sapanların üstüne geçireceğim. Sonra dönüşünüz yalnızca Banadır, hakkında anlaşmazlığa düştüğünüz şeyde aranızda Ben hükmedeceğim. Al-i İmran Suresi, 55 Bu ayette geçen ?sana uyanları kıyamete kadar inkara sapanların üstüne geçireceğim.? ifadesinden yola çıkarak, sözde Hz. İsa?nın tekrar geleceğinin Kuran?da bildirildiği iddiasında bulunulmaktadır. Bu senaryoya göre Hz. İsa yeryüzüne dönecek ve dünya hakimiyetini kendisine inananlarla beraber kuracaktır. Oysa bu tamamen Kuran?da anlatılmayan, vehme dayalı bir senaryodur. Bu ayetin hiçbir yerinde Hz. İsa?nın yeryüzüne tekrar gelişinden söz edilmemektedir. Hz. İsa?ya uyanlar kıyamete kadar insanların üstüne geçecektir. Bu ayette vaat edilen budur. Yoksa Hz. İsa gelecek sonra tüm insanları birleştirecek ve insanların üstüne önder olacak gibi bir mantık ayette kesinlikle yoktur. Burada ayetin anlamı kaydırılarak Kuran?da bildirilmeyen bir şeyi söylemek ve böyle bir sonuç çıkartmak yanlış bir kastedilen Hz. İsa?ya iman edenler yani Müslümanlardır. Müslümanlar ona bir peygamber olarak iman ederler. Müslümanların dünyada bir düzen kuracakları açıklanmaktadır. Bunun için Hz. İsa?nın gelişi gibi bir ön şart yoktur. 03 Kasım 2006 1206 aslanov33 Aday Memur 3-Bu konuyla ilgili olarak kullanılan bir ayet de şöyledirAnd olsun, Kitap Ehlinden, ölmeden önce ona inanmayacak kimse yoktur. Kıyamet günü, o da onların aleyhine şahit olacaktır. Nisa Suresi, 159Bu ayette de dikkat edilirse, yine Hz. İsa gelecek diye bir anlam ya da ima yoktur. Sadece Kitap ehlinden olanların ölmeden önce ona inanacaklarını bizlere bildirmektedir. Bu ayetten yola çıkarak Kitap ehlinin ölmeden önce Hz. İsa?ya inanması ancak onun gelmesiyle olur. Öyle ise Hz. İsa gelecektir gibi yorumlar yapmak yanlıştır. Burada ayette olmayan bir şart ortaya atılmış ve açıkça ayetin anlamı kere ayette Kitap Ehli?nden olanların kıyamete yakın bir zamanda Hz. İsa?ya iman edeceklerine dair bir ifade yoktur. Bu ayette tüm Kitap Ehli kastedilmektedir. Ayrıca ölümlerinden önce Kitap Ehli?nin iman etmeleri için Hz. İsa?yı görmeleri gibi bir şart da ayete göre söz konusu değildir. Hz. İsa?nın sağlığında bile onu görüp kitap ehlinden iman etmeyen bir çok kişi olmuş ve hatta onu öldürmeye bile olsa olsa böyle olur mantığıyla bu sonuç çıkartılmış, Kuran?da bildirilen dışında ön yargıyla ulaşılmış bir iddiada ayetin devamı dikkatli okunduğunda çok önemli bir gerçek ortaya çıkacaktır. Hz. İsa ölümlerinden önce kendisine iman edenlerin hakkında kıyamet günü aleyhlerinde şahitlik yapacaktır. Bu ayetin Arapça metninde ?aleyhim?ifadesi geçmektedir. ?Aleyhim? kelimesinin ?onların üzerine? veya ?aleyhlerine? anlamları vardır. Bu kelime şahitik yapmak fiiliyle kullanıldığında bu şahitliğin olumsuz olduğu yani aleyhlerine olduğu anlaşılmaktadır. Kuranda bu iki kelimenin geçtiği ayetlere bakıldığında bu anlaşılacaktır. ÖrneğinSonunda oraya geldikleri zaman, işitme, görme duyuları ve derileri kendi aleyhlerine şahitlik edecektir. Fussilet Suresi ? 20 Ayetin devamıyla düşünüldüğünde kitap ehlinde ölümlerinden önce Hz. İsa?ya iman edenlerin imanının makbul bir iman olmadığı anlaşılmaktadır. Aksine Hz. İsa onların aleyhlerine şahitlik yapacaktır. Bu iman Firavun?un imanı gibi kabul edilmeyen bir imandır. Üstelik burada söz edilen kitap ehli kıyamet gününe yakın olanlar değil Hz. İsa?dan sonra yaşayan tüm kitap ehlini kapsar. Bunların hepsi ölümlerinden önce Hz. İsa?nın Allah?ın elçisi olduğuna iman etmektedirler. Fakat ölüm anından önce olan bu iman makbul bir iman değildir. Hesap günü İsa onlardan şikayetçi olacaktır. Yukarıdaki ayetin önce ve sonrası okunduğunda burada kitap ehlinden Yahudilerin eleştirildiği görülecektir. 03 Kasım 2006 1208 linkalimm Müsteşar Yardımcısı ya kardeşim ne diyorsun sen öldüğünü herkes aksini savunan mı var?zaten milletçe çıkmazla de böyle konularla meşgul ediyorsun eren herkes mantığı ile bir Peygamberin geri gelmesi mevzu bahis olsaydı bu sadece ve sadece HZ. MUHAMMET'e olurdu. 03 Kasım 2006 1208 aslanov33 Aday Memur Şimdi ayete başına dönersek bu ayetin neresinde Hz. İsa tekrar yeryüzüne gelecek şeklinde bir anlatım yada ima vardır? Neye dayanarak böyle bir sonuç çıkarılmaktadır? Görüleceği gibi bu iddia sadece bir vehimdir ve bu yanlış yorumlar Kuran?a ait değildir. 4- Zuhruf suresinde ki bir başka ayet de yine anlamı dışında Hz. İsa?nın gelişiyle ilgili kullanılmaya çalışılmaktadır. Ayet şöyledirŞüphesiz o, saat için bir ilimdir. Öyleyse ondan yana hiçbir kuşkuya kapılmayın ve bana uyun. Dosdoğru yol budur. Zuhruf Suresi - 61 Bu ayette o sıfatının Hz. İsa olduğunu söyleyip, onun kıyamet saati için bir ilim olması için ancak kıyametten önce gelişiyle olabileceği iddia edilmektedir. Bu ayette geçen ?o ? zamiri hakkında iki farklı görüş var. Biri ?o ?zamirinin Kuran?ı işaret ettiği diğeri ise? o? zamirinin Hz. İsa?yı işaret ettiğidir. ?O? zamirinin Hz. İsa?yı işaret ettiğini kabul etsek bile, ayetin direkt anlamından Hz. İsa?nın yeniden yeryüzüne gelişini söyleyen yada işaret eden bir ifade bulunmadığı görülecektir. Bu ayette de diğerlerinde olduğu gibi bir ön kabul yapılıyor ve Hz. İsa?nın kıyamet için bir ilim olması için ancak kıyametten önce gelişiyle olabilir denilmektedir. Örneğin bir başka Kuran ayetinde ?kıyamet yaklaştı ? şeklinde bir ifade bulunmaktadır. Günümüzden 14 asır önce de Kuran?ı okuyan bir kişi bu ayetle karşılaştığında kıyametin yaklaştığını okumaktaydı. Fakat aradan 1450 yıla yakın bir zaman geçmiştir. Hala kıyamet kopmamıştır fakat kıyamet bize yakındır. İnsanlık tarihine göre yaşanan zaman ayetin ifadesiyle kıyamete yakın bir zamandır. Ama kıyametin kopması daha asırlarda sürebilir veya yarın da gibi ayetin ifadesiyle Hz. İsa kıyamet için bir ilimdir. Yani Hz. İsa ile ilgili bir şey kıyametin saatinin bilgisini verecektir. Fakat ayette Hz. İsa?dan hemen sonra kıyamet kopacak gibi bir anlatım Hz. İsa?nın tekrar yeryüzüne döneceğini bir an için kabul edelim. Bu durumda yaptığımız kabul açıkça Kuran?daki ayetlerle çelişecektir. Hz. İsa kendisine kitap verilmiş bir nebidir. Eğer ikinci sefer gelecekse yine nebi olacaktır. Onun ikinci gelişinde nebi olmayacağının iddia edilmesi açık bir saptırmadır. Kuran?da Hz. İsa?nın nebiliğini ortadan kaldıran hiçbir ayet yoktur. Fakat yine Kuran ayetinde Hz. Muhammed?in nebilerin sonuncusu olduğunu bildirilmektedirMuhammed, sizin erkeklerinizden hiç birinin babası değildir; ancak o, Allah?ın Resûlü ve peygamberlerin sonuncusudur. Allah, her şeyi bilendir. Ahzab Suresi ? 40 Bu durumda Hz. İsa?nın tekrar geleceğini söylemek bu ayetle açıkça çelişir. Çünkü son nebi Hz. Muhammed?dir ve ondan sonra bir daha nebi Hz. İsa?nın tekrar geleceğini iddia edenlerin, kendi görüşleri doğrultusunda kullanmaya çalıştığı ayetlerden birisi de şöyledir Ve ?Biz, Allah?ın Resulü Meryem oğlu Mesih İsa?yı gerçekten öldürdük? demeleri nedeniyle de onlara böyle bir ceza verdik. Oysa onu öldürmediler ve onu asmadılar. Ama onlara onun benzeri gösterildi. Gerçekten onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, kesin bir şüphe içindedirler. Onların bir zanna uymaktan başka buna ilişkin hiç bir bilgileri yoktur. Onu kesin olarak öldürmediler. Nisa Suresi ? 157 Bu ayette geçen ?onu öldürmediler ve onu asmadılar.? İfadeden yola çıkarak Hz. İsa?nın öldürülmediği ve asılmadığı dolayısıyla hala canlı olduğu ve tekrar yeryüzüne döndürüleceği iddia ayet önyargılardan sıyrılarak okunduğunda böyle bir anlatımın olmadığı açıkça anlaşılacaktır. Burada söylenen şey Hz. İsa?yı öldürmeye çalışan kişilerin onu öldüremediği ve asamadığıdır. Yani inkarcılar Hz. İsa?ya bir zarar verememişlerdir. Fakat bu Hz. İsa?nın vefat etmediği ve tekrar yeryüzüne gönderileceği anlamına gelmez. Örneğin müşrikler Hz. Muhammed?i ne öldürebildiler ne de asabildiler. Böyle olması Hz. Muhammed?in ölmediği anlamına gelmez. Hz. Muhammed başka bir vesile ile vefat etmiştir. Yukarıdaki ayette de Hz. İsa?nın inkarcılar tarafından öldürülmediği vurgulanmaktadır. Fakat bu başka bir vesile ile Allah onu vefat ettirmiş ve kendi katına yükseltmiştir. Dolayısıyla da bu ayetteki ifadelerde ne Hz. İsa?nın vefat etmediği gibi bir anlam vardır, ne de tekrar yeryüzüne döneceğine dair bir anlatım Temel olarak Hz. İsa?nın tekrar yeryüzüne dönüşüne delil olarak gösterilmeye çalışılan ayetler bunlardır. Görüldüğü gibi ayetlerde bildirilen Hz. İsa?nın öldüğüdür. Bunun ötesinde hiçbir ayette tekrar yeryüzüne döneceğine dair bir ifade yoktur. Hz. İsa?nın tekrar yeryüzüne dönüşü iddiası Kuran?a dayalı bir düşünce değildir. Bu düşünce Hıristiyan etkisiyle uydurulmuş hadisler vasıtasıyla İslam dinine geçmiştir. Günümüzde de bu konuyu suiistimal etmek isteyen kişiler tarafından kullanılmaktadır. Bu suiistimallere karşı yapılacak en iyi tavır, olayları hep Kuran?a göre değerlendirmek ve Kuran dışı bu tarz zırvaları tümüyle terk etmektir. 03 Kasım 2006 1211 aslanov33 Aday Memur ayrıca bana cahil diyen arkadasım hz isanın gelecegi hristiyanların inancında var..mehdilik inancı yani kıyamet savası yahudilerde var...kim cahil acaba..tam onlar gibi dair kuran ayetin varsa buyrun 03 Kasım 2006 1215 neites Genel Müdür Doğru veya yanlış olduğuna dair yorum yapmayacağım sadece arkadaş bir iddia ortaya atmış ama içini elinden geldiğince doldurmuş bir çok kimsenin yaptığı gibi boş slogan herkes iddiasını ve yorumunu destekleyici şeyler kullansa ve slogandan öteye nedenle kutlarım. 03 Kasım 2006 1218 yirmidördüncü_aresna Müsteşar Yardımcısı bunları oncelıkle adnan hoca denen soytarı ve müritlerine anlatmak lazım...bu forumda da onlardan sık sık alıntı yapan gencler mevcut... 03 Kasım 2006 1219 Anadolu Parsı Yasaklı BÖYLE MÜBAREK KONULARI DİN BÖLÜMÜNDE TARTIŞIN YAHU? 03 Kasım 2006 1222 ZIKKIM Genel Müdür GUZEL TESPIT ANADOLU PARSI ALTINDA FARKLI BI AMAC OLMASA BU KONU NIYE BURAYA ACILSIN.. 03 Kasım 2006 1230 aslanov33 Aday Memur sizce bu konu sadece ini konumu insanlar hz isa gelecek mehdi gelecek diye kandırılıyor..buda yahudi ve hristianların siyasi veya dini oyunu degilmidir 03 Kasım 2006 1246 aslanov33 Aday Memur sizce müslüman alemi hz isayı veya gelmeyecek mehtiyi bekleyerekmi kafir alemiyle inanıs ancak armut piş agzıma düs anlayısıdır..bizler bos hayallerle hz isa yı ve mehdiyi beklerseksek daha cok zulümler görürüzzzzzzzzzzz 03 Kasım 2006 1256 yirmidördüncü_aresna Müsteşar Yardımcısı ne müslüman alemi ne savaşı ya! hangı dunyada yasıyorsun sen kucucuk fılıstın dısında kım savasıyor onunkıne de savas denırse tabi...gavur abd ıraka ısgale geldıgınde sözum ona kendısıne musluman dıyenler lımanlarımızı topraklarımızı acmak ıcın ugrasmadılar mı lubnanda ısraılı korumak ıcın askerımız gıtmedı mı? suudı arabıstanın mısırın abd ılıskılerı rtada degıl mı neyden bahsedıyorsunuz sız ya... Toplam 41 mesaj Kıyametin alameti olacağı bilgisi hadis kaynaklıdır. Bir tanesini göstereyim. Altta okuyacağın metin bir kurgudur. Bu sayfada İsa peygamberin geri gelmeyeceğini göstereceğim. Abdullah İbni Amr İbni Âs’dan rivayet edildiğine göre Rasûlullah şöyle buyurdu “Ümmetimin hayatta bulunduğu bir zamanda deccâl çıkar ve kırk, bu kadar zaman kalır. Râvi, Hz. Peygamber’in kırk gün mü, kırk ay mı, yoksa kırk yıl mı buyurduğunu bilemediğini söylemektedir. Bunun üzerine Allah Teâlâ Îsâ İbni Meryem’i yeryüzüne gönderir; o da deccâli bularak ortadan kaldırır. Sonra insanlar, aralarında hiçbir düşmanlık bulunmadan yedi yıl yaşarlar. Sonra Allah Teâlâ Şam taraflarından soğuk bir rüzgâr gönderir ve bu rüzgâr kalbinde zerre kadar hayır -veya iman- bulunan yeryüzündeki bütün insanların ruhunu kabzeder. Şayet biriniz dağın içine bile girse, bu rüzgâr onu mutlaka bulup canını alır. İşte o zaman yeryüzünde kötülüklere bir kuş hafifliğiyle dalan, yırtıcı hayvan atılganlığıyla şuursuzca saldıran kimseler kalır. Bunlar ne bir iyilik tanırlar ne de bir kötülüğü yadırgarlar. Şeytan bir insan kılığına girerek onlara görünür ve - Dediğimi yapmayacak mısınız? diye sorar. Onlar da - Ne yapmamızı emredersin? derler. Şeytan da onlara putlara tapmalarını emreder. Onlar her türlü ahlâksızlığı yapıp putlara taparken rızıkları bollaşır, hayat tarzları iyileşir. Daha sonra sûra üflenir. Onun sesini duyan herkes dehşet ve şaşkınlık içinde yıkılır kalır. Sûrun sesini ilk duyup can veren adam, devesinin havuzunu tamir eden bir kimsedir. Onunla birlikte yanındakiler de kendilerini yere atıp can verirler. Sonra Allah Teâlâ çiğ gibi -veya gölge gibi- bir yağmur yağdırır. İnsanların çürüyüp gitmiş cesetleri bununla yeniden hayat bulur. Ardından sûra bir kere daha üflenir; herkes yerinden fırlayıp kendilerine verilecek emri beklemeye başlar. Daha sonra - Haydi, Rabbinize gelin! denir. Meleklere de - Onları alıkoyun; çünkü onlar sorguya çekilecektir, denir. Daha sonra yine meleklere - Cehennemlikleri ayırın! buyurulur. Onlar da - Kaçta kaçını ayıralım? diye sorarlar. - 1000 kişiden 999’unu, denir. İşte o gün, dehşeti yüzünden çocukların ihtiyarladığı bir gün olacaktır. O gün her şeyin ortaya çıktığı korkunç bir gündür.” Müslim, Fiten 116 Bana göre kıyamet alameti olarak İsa peygamberin geri gelme inancı en kuvvetli alamet sayılıyor. Eğer İsa peygamberin gelmeyeceğini gösterirsem alamet denen bu bilgilerin kurgu olduğuna inanır mısın? Geleneğin Delili Gelenek Al-i İmran elli beşinci ayeti gösterip İsa Peygamberin uyuduğunu ve Allah’ın katına yükseltildiğini söylüyor. Ayette “Seni vefat ettireceğim ve katıma yükselteceğim” ifadesi var. Vefat ruhun alınması demek. Uyurken de ölürken de ruhumuz alınıyor. Açıklamaya dikkat edersen bunların ne demek olduğunu görebilirsin. Al-i İmran Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım 55. Bir gün Allah şöyle dedi “Bak İsa! Seni vefat ettireceğim[1*] ve katıma yükselteceğim[2*]. Ayetlerimi görmezlikte direnen şu insanlardan seni kurtaracağım. Senin izinden gidenleri, ayetleri görmezlikte direnenlere kıyamet gününe kadar üstün kılacağım[3*]. Sonunda yeniden diriltilip bana geleceksiniz[4*]. Aranızda anlaşmazlığa düştüğünüz konuları, o zaman karara bağlayacağım. [1*] Zümer 39/42’ye göre vefat, işi biten ruhun bedenden ayrılmasıdır. Allah ruhu iki şekilde vefat ettirir, biri uykuya daldığında, diğeri de öldüğünde olur. Ruh, bilgisayarın işletim sistemi gibi bütün bilgileri korur. Onun için Allah, hem uyuyan hem de ölen bedenin ruhunu koruma altına alır. Uyuyan insanın ruhu, uyandığında, ölenin ruhu da vücut yeniden yaratıldığında geri döner. Bkz. Müminûn 23/100 ve Tekvîr 81/7 İsa aleyhisselam, ruhunun alınmasından sonraki ilk konuşmasını ahirette yapacağı için bkz. Maide 117 bu âyetteki vefat, onun öldüğünü gösterir; dünyaya tekrar gelmesi diye bir şey yoktur. [2*] Ölen her insanın ruhu göğe yükselir ancak gök kapıları kafirlere kapalı olduğundan onların ruhu geri çevrilir. İlgili ayet şöyledir “Ayetlerimiz karşısında büyüklenerek yalan söyleyenler için göklerin kapıları açılmayacak, halat iğne deliğinden geçinceye kadar Cennet’e giremeyeceklerdir. Suçluları işte böyle cezalandırırız.” Araf 7/40 [3*] İsa’ya uyanlar, onu Allah’ın oğlu sayanlar değil, Allah’ın kulu ve elçisi olduğuna inananlardır. Allah'a Yükselmek Ne Demek? Allah’a yükselme olayı ölen herkes için geçerlidir. Açıklamada gördüğün gibi kafirler istisna. Bu olay özellikle İsa peygamberin Allah katına çıkartılması değildir. Eğer Kur’an’da bu ayetten başka İsa peygamberi anlatan ayet olmasaydı ayetteki “Seni vefat ettireceğim” ifadesindeki vefatın uyku olabileceği red edilemezdi. Maide yüz on yedinci ayette Allah İsa peygambere Hesap Günü bir soru soracak. İsa peygamberin vereceği cevap ayette yazıyor. Bu cevaptan İsa peygamberin ölmüş olduğunu, geri gelmeyeceğini anlıyoruz. Bu yüzden İsa peygamber Allah katına çıkarılmadı diyebiliyoruz. Bu ayetin ne anlama geldiğini rahat görmen için Hristiyanların şirk inançlarını göstereceğim. Hristiyanların web sitelerine baktım. Bir soru ve cevabı dikkatimi çekti. Hrıstiyanların Şirk İnancı Babaya, Oğul'a ve Kutsal Ruha dua edebilir miyiz? 1 - Baba'ya mı dua ediyoruz? 2 - İsa'ya mı dua ediyoruz? 3 - Kutsal Ruh'a dua edebilir miyiz? Onlar Allah'a Baba, İsa peygambere Oğul, Cebrail’e de Kutsal Ruh diyorlar. Rahipler şöyle cevap vermişler. Tüm dualar bizim Tanrı-Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'umuza yöneltilmelidir. İncil, üçünün bir ya da üçüne dua edebildiğimizi, çünkü üçünün de bir olduğunu öğretir. Baba'ya Zebur'da ki “Senin için dua et, benim kralım ve Tanrı'm, dinlediğin için dua ediyorum” Mezmurlar 5 2 pasajıyla dua ederiz. Rab İsa’ya, Baba’ya dua ediyoruz çünkü onlar eşittir. Kutsal Üçleme'nin bir üyesine yapılan dua herkese duadır. Stephen, şehit edildiğinde, “Rab İsa, benim ruhumu al” diye dua etti Elçilerin İşleri 759. Ayrıca Mesih adına dua ediyoruz. Pavlus Efes inancını her zaman “Rabbimiz İsa Mesih adına her şey için Baba'ya Tanrı sayesinde” Efesliler 520 vermeleri için ikna etti. İsa, Müritlerine kendi adıyla istediklerini O'nun isteğine göre verileceğini temin etmiştir Yuhanna 1516; 1623 Bu metindeki soru ve cevabın şirk olduğunu görüyor olmalısın. Onlar İsa peygamberi Allah’ı ve Cebrail’i tek bir Tanrı kabul ediyorlar. Bunun adı Teslis inancı. Allah bu inanca sahip olanların kafir olduğunu Medine’de inen Maide suresinde söylemiş. Maide Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım 17. “Meryem oğlu Mesih Allah’tır” diyenler kâfir oldular. De ki “Allah; Meryem oğlu Mesih’i, anasını ve yeryüzünde olan herkesi yok etmek isterse ona karşı koymaya kimin gücü yeter?” Göklerde, yeryüzünde ve bu ikisinin arasında tüm yetkiler Allah'ın elindedir. O, gerekli gördüğünü yaratır. Allah, her şeye ölçü koyar. İsa Peygamber Gelse Bunları Görmeyecek Mi? Bugün İsa peygamberin gelmiş olduğunu farz edelim. Şu an İsa peygamber bir kiliseye gitse, benim yukarıda örneğini gösterdiğim bir internet sitesine baksa, kendisinin Allah'ın oğlu yapıldığını, ona dua edildiğini, ayn şekilde Cebrail’in de bu şirke aracı edildiğini görecekti. Bu durumda İsa peygamber bütün Hristiyan alemine seslenip bunun yanlış olduğunu söyler, bunu düzeltirdi. Papa Roma'da her pazar insanlara konuşma yapıyor, televizyondan canlı yayınlanıyor. Hz İsa da böyle bir konuşma yapardı. Hesap Günü Allah İsa Peygambere Bunu Soracak Gözümüzde canlandırmaya çalışalım İsa peygamber de resimde ki gibi bütün Hıristiyan alemine içinde bulundukları şirki anlatırdı değil mi? Allah hesap günü İsa peygambere bunu soracak; "seni tanrı yapmalarını sen mi söyledin" diyecek. Bakalım İsa peygamber bu soruya ne cevap verecekmiş. Maide Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım 116. Bir gün Allah, şöyle diyecektir “Meryem oğlu İsa! İnsanlara 'Beni ve anamı Allah ile aranıza iki tanrı olarak koyun?' diyen sen misin?” İsa diyecek ki “Ben sana içten boyun eğerim. Benim doğru olmayanı söylemem olacak şey değildir. Eğer söylediysem, zaten bilirsin. Sen, benim içimdekini bilirsin ama ben senin içindekini bilmem. Bütün gaybı her şeyin içyüzünü bilen sadece sensin. 117. Bana ne emrettiysen onlara onu söyledim. "Benim Rabbim ve sizin de Rabbiniz olan Allah’a kul olun" dedim. Aralarında bulunduğum sürece onlara şahittim. Beni vefat ettirdikten sonra onlar, sadece senin gözlemin altındaydılar. Her şeye şahit olan sensin. 118. Eğer azap edersen onlar senin kullarındır. Ama bağışlarsan üstün olan sen, doğru kararlar veren sensin.” 119. Allah diyecek ki “Bugün doğruların doğruluklarından yararlanacağı gündür. İçinden ırmaklar akan cennetler onlarındır ve ebediyen orada kalacaklardır. Allah onlardan razıdır, onlar da Allah'tan razı olacaklardır. En büyük kurtuluş işte budur.” Hz İsa Öldükten Sonra İlk Konuşmayı Hesap Günü Yapacak İsa peygamber Allah'ın “Beni ve anamı Allah ile aranıza iki tanrı olarak koyun?' diyen sen misin?” sorusuna Aralarında bulunduğum sürece onlara şahittim. Beni vefat ettirdikten sonra onlar, sadece senin gözlemin altındaydılar diyecekmiş. Bu cevaba göre İsa peygamber Hristiyanların kendisini şirke aracı yaptığını ilk nerede öğreniyor? Hesap gününde öğreniyor. 119. ayete bakarsan “Bugün doğruların doğruluklarından yararlanacağı gündür” diyor yani hesap günü olduğu kesin. Eğer İsa peygamber dünyaya geri gelecek olsaydı 117. ayetteki gibi “Bana ne emrettiysen onlara onu söyledim. "Benim Rabbim ve sizin de Rabbiniz olan Allah’a kul olun" cevap vermezdi. Gelince kendisini şirke aracı yaptıklarını göreceği için hesap günü derdi ki "beni dünyaya geri gönderdiğinde beni ve annemi şirke aracı yaptıklarını gördüm, onları uyardım, inançlarını düzelttim ..." 117. ayette böyle bir ifade olmadığına göre İsa peygamber kendisinin şirke alet edildiğini hiç bir zaman görmemiş yani dünyaya gelmemiş, gelmeyecek demektir. Zaten Maide 117'de ki cevap da bunu söylüyor; aralarındayken ne yaptıklarını biliyordum, yani "ben yaşarken beni ilah yapmamışlardı" demek. Bu ayetler göre İsa peygamber uyumuyor, ölmüştür. Ölümünden sonraki ilk konuşması bu olacak ve hesap günü yapacaktır. İsa peygamberin öldüğünü, kıyamet alameti olarak gelmeyeceğini gördüğünü umuyorum. İsa peygamber gelmeyecekse kıyamet alameti sayılan hikayenin kurgu olduğunu anlayabilirsin. Menü'den "Kıyamet ve Yeniden Diriliş" bölümünün altından Dabbetü'l arz ve Yecüc Mecüc'ün ne olduğunu da görebilirsin. Bunlar da Kıyametin alameti değildir. Hz İsa’nın Geleceğini Söyleyen Hadisler İsraliyattır İsa peygamberin geleceğini iddia edenler Maide 116-119'yi görmezden geliyorlar. Kur'an'ın hiç bir ayetinde İsa peygamberin geri geleceği yazmaz ama geleceğini iddia edenler, bazı ayetlerdeki ifadeleri delil kabul etmek için zorluyor. "Bununla ilgili hadisler nedir o zaman?" diyen olursa, her zaman söylediğimi söyleyeceğim maalesef hadislerimize İsraliyat karışmış. Yahudiler Muhammed aleyhisselamı kabul etmemek için İsa peygamberin geri geleceğine inanıyor. Buradan bize de geçmiş. Yahudiler gerçeği gizlemek için bunu özellikle hadislerimize karıştırdıysa hiç şaşırmam. Allah Kur’an’da Kıyamet Zamanı İçin Neler Diyor? Peygamberimize de Kıyamet’in zamanını sormuşlar. Allah bu soruları soranlara peygamberimizin ne söylemesini istiyor dikkat et. Araf Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım 187. Sana kıyamet saatini soruyorlar, ne zaman bastırıp kalacak diye? De ki “Onun bilgisi sadece Rabbimdedir. Vakti gelince onu açıklayacak olan odur. Ağırlığı göklerin ve yerin üstüne çökmüştür. Size gelişi ansızın olacaktır.” Sanki haberin varmış gibi, tutup sana soruyorlar. De ki “Onun bilgisi sadece Allah katındadır. Ama insanların çoğu bunu bilmezler.” 188. De ki “Allah fırsat vermezse benim kendime bile bir fayda sağlamaya veya zarar vermeye gücüm yetmez. Eğer gizli bilgileri gaybı bilseydim, daha çok malım olurdu, bana bir kötülük de dokunmazdı. Ben, inanıp güvenen bir topluluk için sadece bir uyarıcı ve bir müjdeciyim, o kadar.” Allah peygamberimize Kıyamet’in zamanını soranlara kendisinde hiç bir bilgi olmadığını söylemesini istemiş. Dahası gaybı bilmediğini de söylemesini istemiş. Buradan anlıyoruz ki peygamberimizin Kıyamet alameti söylemesi de mümkün değil. Peygamberimize atfedilen Kıyamet alametleri uydurmadır. Allah Kıyamet’in ansızın olacağını söylüyor. Ansızın demek hiç bir belirti vermeden demektir. 17 ağustos 1999 yılında Adapazarı’nda şiddetinde olan, 45 saniye süren, on sekiz bin kişinin öldüğü depremin alameti var mıydı? Kim böyle bir deprem bekliyordu? Kıyamet de böyle olacak. Hiç beklenmeyen bir anda evrende yıkım olacak. Allah bir başka ayette Kıyameti neredeyse gizli tutacaktım diyor. Allah böyle söylüyorsa alamet olması mümkün değildir. Ta Ha Kovulmuş şeytandan Allah'a sığınırım 15. Kıyamet saati gelecektir; herkes yaptığı şeyin karşılığını görsün diye neredeyse onu gizli tutacağım[*]. [*] Allah’ın “gizli tutuyorum” buyurduğu o saatin bizler açısından alameti göstergesi, belirtisi olmaz. Öyle olursa gizliliği olmaz. Dolayısıyla kıyamet alametleri olarak bilinen bilgiler batıldıruydurmadır. Her nefsin kendi ölümü kendi sonudur. Kur’an Kıyametle ilgili bilmemiz gerekenleri söylemiş. En önemlisi kıyametin aniden olacağı. Alameti filan yoktur.

hz isa öldü mü ayet